Seth Troxler’ın DJ’lik kariyeri 2002 yılında, 15 yaşındayken “Melodies and Memories” plak dükkanında tezgahtarlık yaparak başladı. Kazandığı bu deneyimler, Seth Troxler’a dans müziği kültürünü ve tarihini genç yaşta anlamasını ve dolayısıyla da şimdiki müziğine ve mixlerine ilham vermesini sağladı.

Plak dükkanında çalışırken, “Tesh Club” adlı illegal parti serileri düzenleyen Lee Curtiss, Ryan Crosson ve Shaun Reeves ile tanışan Seth, kısa süre sonra Lee’nin bodrumunda düzenlenen underground partilerde yer aldı. Unutulmaz bir yılbaşı partisi düzenledikten sonra büyük bir soyguna uğrayan Shaun, Berlin’de yeni bir hayata başlama kararı aldı ve Seth, Ryan ve Lee ‘de ona eşlik etti. Muhteşem techno dörtlüsünün Visionquest Projesi’de işte tam bu yolculukta hayat buldu.

Seth için Berlin’e taşınmak, hem DJ, hem de prodüktörlük yolunda büyük bir adım oldu. Liseden yeni mezun olmuş ve taşınalı daha bir hafta olmuşken, Seth kendini bir anda Panorama Bar’da Omar S. ‘ye warm-up yaparken buldu. Ardından Berlin’in ünlü gece klubü Club Der Visionare ‘de Resident DJ’liğe başlayan Seth, Fabric (London), Watergate(Berlin), Output (New York), Warung (Brazil), Womb (Tokyo), Tenax (Florence), Robert Johnson (Frankfurt), The Rex (Paris), Fuse (Brussels) ve The Electric Pickle (Miami) gibi dünyanın önde gelen gece klüplerinde düzenli olarak çalmaya devam etti.

Başarılarını taçlandırdığı bazı festivaller ise, The Detroit Electronic Music Festival, Glastonbury, Coachella, Sonar ve Burning Man.

Prodüktörlüğü ile bir çok proje ve albüme imza atan Seth, Matthew Dear, Art Department, Tiefschwarz, Deetron, dOP ve Subb-an gibi isimlerle de çalıştı.

2013 yılında Lee Curtiss, Seth Troxler, Ryan Crosson ve Shaun Reeves’in dahil olduğu Visionquest oluşumunun dünya turnesine çıkması, o yılların en heyecan verici ve en etkileyici techno hareketlerinden biri oldu. Böyle bir hareket, Seth Troxler’a 2009-2012 yılları arasında Resident Advisor’da “Top 100 DJs “ listesinde 3. sırada yer almasını sağladı.

2014 yılında “Seth Troxler Goes Clubbing” konseptiyle Fabric (London), Trouw (Amsterdam), Output (New York) ve Circo Loco’da geceler düzenlemeye başladı. The Martinez Brothers ile kurduğu yeni projesi Tuskegee ile çıkardıkları “Play it Say it” ve “ Soft Touch” kayıtları ile, Afro- Latino Amerikan dans kültürünü ön plana çıkarmak istedi.

2015’te prodüktörlük çalışmalarına ağırlık vererek Seth Troxler’ın, Phil Moffa ile birlikte hazırladıkları yeni parçaları “Rogue Music EP” Hypercolour’dan yayınlandı.

Seth Troxler’ın 2015 hedeflerinden biri de, Tuskegee markasını daha da geliştirerek, etnik melodileri ve dans müzik kültürünü yeni nesle aktarmak. Şimdiden yeni bir turne hazırlıklarına başladılar bile.

2015 yazında ise Jackmaster, Eats Everything, Skream ve Seth Troxler ‘dan oluşan JESuS oluşumu ise, Avrupa’nın bir çok yerinde turneler düzenlemeyi planlıyor. Bu yeni oluşum 2015’in en benzersiz clubbing deneyimi olacak gibi.

Kendini ve hayatı çok ciddiye almayan ve kendi kurallarına göre oynayan Seth Troxler, dans müziği denilince en çok tanınan karakterlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.

House ve techno tutkusu ve sonsuz müzik bilgisiyle, Electronic Dans Müziği (EDM) ‘nin bir idolü haline gelen Seth Troxler, 17 Temmuz’da Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

1981 yılında Berlin’de doğan Daniel Bortz, çocukluğunu Bavaria’da geçirdi. 2007’de Pastamusik ile yayınladığı ilk kaydı ile, prodüktörlüğe başladı. Son 13 yıldır, güçlü vuruşlarını, dans ettiren ritimlerini ve özgün parçalarını dünyanın bir çok şehrinde duyabilirsiniz.

İster 80’lerin New Wave kültürü olsun, ister 90’lardaki Hip-Hop veya disko parçaları... Daniel Bortz gerçekliğe ve alışılagelmiş kalıplara bağlı kalmadan, müziğinde tüm kültürleri bir araya getirerek, bugünün dans sahnelerinde duyduğumuz kendine has tarzını yaratıyor.

James Blake’in Limit to Your Love parçasına yaptığı re-work ise, 2011 Fusion Festival’da insanların onca çamuru unutarak, yağmur altında çılgınlar gibi dans etmesini sağladı.

Daniel Bortz, güçlü müziği ve enerjisiyle 17 Temmuz’da Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

Sınırları aşmak, David Mayer için bilindik bir deneyim olsa gerek. İlk günden beri Keinemusik ailesinin bir parçası olarak, Rampa, &ME;, Adam Port, Terranova ve Reznik ile sıkı dostluktan doğan müzikal çalışmaları DJ setlerinde ve prodüksiyonlarında da sıkça görülüyor.

Mayer her zaman, hangi müzik türüne ait olduğunu gözetmeksizin, müziğin tüm çeşitlerini dinlemeyi ve deneyimlemeyi tercih ederken, 4’lük ritimlere ve “Funk” türüne karşı olan tutkusunu da çalışmalarındaki yaratıcılığının dışa vurumu olarak karşımıza çıkıyor.

“Fortune”, “World Is Bond”, “Celsius” ve “ Sunhole” gibi önemli parçalarında göreceğimiz üzere, Mayer bir prodüktör olarak, detaycı ve hassas ses tasarımı için kendine özgü geliştirdiği püf noktalarıyla ünlenmiştir. Parçaları hem üretirken, hem de çalarken, tekno ve house türlerini mixleyerek, biraz da derinlik katarak, şovlarına kendine has ve çekici yorumunu katar. Keinemusik kurulmadan önce de, müziğe olan bağlılığını ghost / co-producer ve ses mühendisliği gibi çeşitli müzikal projelerde yer alarak gösteren Mayer, zamanla kendi yolunu çizmiş ve bugün elektronik müzik sahnesinin aranılan ismi haline gelmiştir.

Hem enerjisi, hem de dans ettiren yüksek tempolu müziği ile David Mayer, 17 Temmuz’da canlı performansıyla Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

2006’da Litvanyalı plak şirketi Partyzanai’den çıkardığı ilk albümü “Patterns” ile birlikte çıkış yakalayan Linas Strockis aka Few Nolder, bir çok sanatsal projede yer almasının dışında, aynı zamanda 2010 yılından bu yana Litvanya’nın en başarılı opera sanatçılarıyla, elektronik müzik sanatçılarını birleştiren ve benzersiz bir şov düzenleyen XYZ Opera Projesi’nde yer alıyor.

Linas’ın dahil olduğu diğer müzikal projeler arasında ise, 2009’da başladığı disko projesi New Found Land, 2011’de dahil olduğu elektronik Hint kabare grubu ve kurulmasına öncülük ettiği pop elektronik grubu Dunes of Gold oluşumlarını sayabiliriz.

Litvanya ve Avrupa sınırlarını aşan canlı performansları; Boso, Connaisseur, Planet Mu, Silence ve Get Physical gibi plak şirketlerinden çıkardığı orjinal parçaları ve sanatsal çalışmalarıyla son 5 yılını “macera dolu bir yolculuk” olarak tanımlayan Few Nolder, 18 Temmuz Cumartesi günü canlı performansıyla Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

2012’den beri sıkça sahnede gördüğümüz Londra’lı ikili Eli & Fur, elektronik melodiler ve baştan çıkarıcı, duygusal vokallerle, Londra’dan Dubai’ye tüm dans pistlerini hipnotize ederek, kendilerine has bir müzik tarzıyla karşımızda.

16 yaşında lisede tanışan ve müziğe olan tutkularıyla yakın dost olan ikili, Londra’daki ev partilerinde DJ’lik yaparak çalmaya başladılar. Şimdi ise, nefes kesici setleriyle tanınan ikilinin sahne aldığı bazı festivaller ise, Creamfields, Dimensions ve Glastonbury.

Gençlik yıllarından beri şarkı yazarlığı da yapan ikilinin bu alanda da ne kadar başarılı olduğunu görmek isterseniz, Soundcloud’da 500.000’in üzerinde dinlenen ve Hype Machine’de 3. Sıraya yükselen “You’re So High” adlı parçalarını dinlemenizi öneririz.

Eli & Fur’un müzikal gelişimindeki özgünlüğü ise, prodüksiyonlarındaki House alt yapılarına Garage, Techno, RnB ve Acid türlerini mixleyerek benimsedikleri eklektik tarza borçluyuz.

Elektronik müzik sahnesinde adeta yıldızlaşan bu güzel ikili, DJ setleriyle 18 Temmuz Cumartesi günü Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

Küçük yaşlarda severek oynamaya başladığı basketbolu, yaralandığı için bırakmak zorunda kalan Marius Maier aka Re.You, bir hayalinden vazgeçerek bir sonraki hayalinin peşinden koşmaya karar verdi ve kendi çabasıyla prodüktörlüğe başladı. Keinemusic ekibiyle tanışan Re.You kısa sürede müziğini herkese sevdirerek, Rampa ile uzun soluklu müzikal bir partnerliğe imza attı ve DJ’liğe başlama kararı aldı.

Rampa ile birlikte çıkardıkları ilk single’ı “Work” ile birlikte, yıldızı parlayan Re.You, 2011’de yayınladığı “Ghost” isimli parçasıyla Sven Väth’ın “Sound Of The Season” adlı derlemesinde yer aldı ve bu adım, ona ciddi bir ün kazandırdı. Re.You, en gözde başarısını, Lana Del Rey’in “Video Games” parçasına yaptığı remix ile kazandı. 2012, ardı ardına çıkardığı “Junction”, “Yeah Yeah Yeah”, “Falling” ve “Fever” gibi parçalarıyla Re.You için bir dönüm noktası oldu.

Mobilee Records, Cocoon, Keinemusik ve Souvenir Music plak şirketleriyle çalışan Re.You, 17 Temmuz’da Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

Elektronik dans müzik ikilisi Terranova, ünlü DJ ve prodüktörler Fetisch ve &ME; ‘den oluşuyor.

Berlin’de doğan ve Paris’te yaşayan Fetisch, Londra, New York ve Brüksel gibi farklı şehirlerde yetiştiği için müzikal kültürünü de o kadar geliştiriyor. Fetisch’in elektronik müzik bilgisi, sahnedeki enerjisi kadar geniş ve güçlü.

1996 yılında Terranova’yı bir kaç vokalistle birlikte punk, electronica, house ve hiphop türlerinin karışımlarını yorumlayan bir proje olarak kurduktan sonra, Manuel Göttsching (‘Tokyo Tower’), Ari-up (The Slits), Tricky, Mike Ladd, Kaos, Cath Coffey ve Princess Superstar gibi bir çok partner ve dağıtımcıyla çalıştılar.

Fetisch, 2007’de Keinemusic Plak Şirketi’nin kurucusu olan &ME; ile çalışmaya başladı. “So Strong” ve “ I Want To Go” adlı ciki single’larından sonra, 2012’de deep house, pop ve electronica karışımı olan “Hotel Amour” albümünü yayınladılar.

Fetisch, &ME; ile birlikte müzikal çalışmalarına ve meşhur act’leri olan The Lottergirls’de yer almaya devam ediyor. Tiyatrolar ve filmler için soundtrack besteleyen ve üreten bu ikili, aynı zamanda Gui Boratto, Ennio Morricone, Roxy Music, New Order gibi gruplara da remixleriyle destek veriyorlar.

Müzikte hiç bir sınırın olmadığını düşünen bu ikiliyi, Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde canlı izlediğinizde siz de hak vereceksiniz.

SIS aka Burak Sar dizginlenilemeyen bir enerjiye sahip. Küçük yaşta, müzisyen babasının türk grubuyla egzotik enstrümanlar çaldıkları etnik showlarını izleyerek müzikle tanışan SIS, genç yaşta Tekno ve DJ kültürünü keşfederek Almanya’nın bir çok şehrinde çalmaya başladı.

2006 yılında başladığı prodüktörlükle birlikte, kendi müzik tarzını kısa sürede yakalayan SIS, popüler club müziklerinden ilham almak yerine, renkli müzikal geçmişinden, Türk-Alman kültüründen ve derin kişiliğinden beslenerek ürettiği müziği “Groovy House” ve “Wild Techno” olarak tanımlıyor.

2006’da çıkardığı ilk albümü, “Lilly From the Valley “ (Amused Rec.) ile başarılı bir çıkış yapan SIS, 2007 yılının sonuna doğru Cecille Rec. için çıkardığı La Garua parçası ile uluslar arası bir başarı yakaladı. Cecille Rec. için çıkardığı ikinci parçası “Nesrib” ise, dünyaca ünlü DJ’lerin playlistinde yer aldı. Bu başarıların ardından çok geçmeden, 2011 yılında Cocolino adlı ilk plak şirketini kurdu. Groove Magazine tarafından “Yılın Prodüktörü” ödülünü ve “Nesrib” ile de “Yılın Parçası” ödülünü kazanan SIS, günümüzde de Avrupa Underground sahnesinin aranılan ismi olma yolunda ilerliyor.

Dinleyicilerinie renkli bir müzikal deneyim yaşatacak olan SIS, 17 Temmuz’da Electronica Festival 2015 sahnesinde!

Bir canlı performansta ya da DJ setinin ortalarında ruh ile daha içsel bağlantı kurabilen başka bir kişi daha göremezsiniz. Canlı performansları sahip oldukları enerji seviyesinin daha derinine inmeleri için bir motivasyon olmuştur.

Berlin Loftus Hall, Boiler Room ve Londra Fabric gibi önemli mekanlarda sahne alan ve insanın adeta ruhuna işleyen canlı performansları ve yaptıkları müthiş remixlerle üne kavuşan Alman ikili Session Victim, Matthias Reiling ve Hauke Freer’den oluşuyor.

House müzik menşeine sıkı sıkıya bağlı kalan; ama bir yandan da techno ve nudisco referanslı melodileri, soul, funk ve jazz’ın vintage güzelliklerini basgitar ve elektronik altyapı ile çeşitlendirdikleri performansları ile tanınan ikili, Wolf Music, Permanent Vacation ve ilk albümlerini yayınladıkları Delusion of Grandeur gibi kaliteli etiketleri takip eden Move D ve Rainer Trüby gibi DJ ve prodüktörler için aranan bir remix ikilisi.

Chill-Out Festival Istanbul 2015’te de sahne alan ikilinin canlı performanslarına bizzat şahit olanlar, Matthias Reiling’in çaldığı müziğin içinde nasıl kendinden geçerek, unutulmaz bir performans sergilediğini hatırlarlar.

Kaçıranlar ve bir kez daha o müziğin içinde kaybolmak isteyenler için Session Victim, canlı performansıyla 17 Temmuz’da Electronica Festival 2015 sahnesinde!

1979 doğumlu İngiliz müzisyen, söz yazarı ve DJ Alexander Williams aka Ali Love, solo performansları, dahil olduğu House oluşumu Hot Natured ve Luca C ile birlikte kurdukları Infinity Ink’in üyesi olarak bir çok projede yer alıyor.

2006 yılında kendi bağımsız plak şirketi “I Love Records” ‘dan ,“K-Hole” ve “Camera on a Pole” adlı ilk single’larını yayınlayan Ali Love, 2007’de ilk büyük single’ı “Secret Sunday Lover” ve sonrasında Columbia Records’dan yayınlanan “Late Night Session” ile müzik severlerin ilgi odağı oldu.

2011 yılında, Justice için yazdığı ve söylediği “Civilization” single’ı, Katy Perry, David Beckham ve B.o.B. gibi isimlerin başrolde oynadığı “Adidas All In” reklamının da müziği oldu.

Yakın dostu Luca C ile birlikte kurdukları Infinity Ink ile, Hot Creations’dan yayınladıkları ilk parçaları “Games” ‘in başarısını, Youtube’da 10 Milyon’un üzerinde dinlenme rekoru kıran “Infinity” parçalarıyla tamamladılar.

The Great Escape Festival, Bestival, Sonar, Glastonbury ve Space Ibiza gibi festivallerde canlı performanslarıyla kendisine hayran kaldığımız Ali Love, yeni çıkardığı “P.U.M.P” isimli albümündeki parçalarıyla 18 Temmuz’da Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

Yumuşak techno soundları ve tatlı deep house ezgileri arasında uçan Berlin’li prodüktör, Katermukke, Einmusika Recordings, Crossfrontier Audio ve Parquet Records gibi başarılı plak şirketlerinden yayınladığı parçalarla kısa sürede müzik severlerin beğenisini kazandı. 2013’te yayınladığı ilk EP’si “Impuls” sonrasında başarılı bir çıkış yakalayan Midas 104, ardından çıkardığı “Don’t Worry”, “Changes” ve son olarak 2015’te yayınladığı “Humming Top” ile uluslar arası festivallerin aranılan DJ’leri arasında yerini aldı. Canlı performansı ve enerjisine bizzat tanık olacağımız Midas 104, 17 Temmuz’da Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

2012`de tanışan Nima ve Charlie, 3 ay içinde birlikte yaşamaya, müzik üretmeye ve ilk prodüksiyonları olan “ Wing Clipper” adlı parçalarını çıkarmaya karar verirler ve serüvenleri başlar.

İkilinin müziği, Nima’nın elektronik soundları ile Charlie’nin gırtlak vokali ve melodik gitar tınılarının bir karışımı. Ortaya ise daha önce hiç duymadığınız bir müzik çıkıyor. Techno, folk, electronica ve blues türlerinin daha önceden keşfedilmemiş bir karışımı..

Nima bu benzersiz sound’u nasıl bulduklarını ise şöyle açıklıyor:

`` Ben ruhsuzluğun ve gerçekten soğuk melodilerin içindeyken, Charlie’nin yazdığı sözler bir o kadar ruhsal ve gerçekten işkence çektirecek duygusallıkta.``

Amatör olarak yayınladıkları “Wing Clipper” adlı parçadan bir ay sonra Soundcloud’a yükledikleri “Darklands” demoları ile bir anda müzik sektörünün ilgisini çeken ikili, bu ilgi karşısında çalışmalarına hız vermeye ve sevdikleri işi profesyonelce yapmaya karar veriyorlar.

İlk EP’leri “The First Sip” ‘in başarısının ardından, 2015 yılında ilk albümlerinin hazırlıklarına başlayan ikili, tüm söz ve müziği kendilerine ait olan 20 parçayı tamamlamış bile!

Yepyeni ve taze parçalarını canlı performansları ile dinleyeceğimiz Whilk and Misky, 18 Temmuz’da Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

1982’de DJ’lik kariyerine başlayan Birol Giray, radyoculuk kariyerine ise, 1991 yılında Power FM’in kuruluşunda yer alarak başladı. Ardından kendi müzikal vizyonu ile, Türkiye’deki etkinlik ve müzik anlayışına katkıda bulunmayı amaçlayarak PD (Production Development) Müzik’i kurdu ve Prodigy (1998), Paul Oakenfold (1998), Run DMC Turkey Tour (1998), Faithless ( 1999), Jamiroquai (2003), Daft Punk (2007), Godskitchen Boombox Show with Armin Van Buuren (2010,2011), Godskitchen Fusion Cube with Afrojack, Fedde Le Grand (2012) gibi dünyaca ünlü isimleri ilk defa Türkiye’de ağırlayarak, hafızalara kazınan bir çok etkinlik düzenledi.

Partneri Can Tanca ile birlikte Türkiye’nin ilk elektronik müzik ve etkinlik istasyonu FG 93.7 (Future Generation) ‘yi kurdu. 2001 yılından beri düzenlenen etkinliklerde 800.000’i aşkın müzik severe ulaşan FG 93.7’nin başarısından sonra, 2004 yılında Türkiye’nin ilk ve en köklü elektronik müzik festivali olan Electronica Festival’i kurarak, elektronik müzik tutkunları için bir klasik haline gelecek ve 200.000’i aşkın müzik severe ulaşan bir festival markası yarattı.2005 yılında Can Tanca ile birlikte farklı bir müzikal konsept ve vizyon yaratarak, Lounge FM 96 ‘yı kurdu. Lounge FM’in müzikal seçkileriyle hayat bulan Chill-Out Festival ise, 10. yılında 20.000’i aşkın katılımcıyla Türkiye’nin en saygın ve en köklü festivali oldu.

Soner Sarıkabadayı, Hande Yener, Sagopa ve Manga gibi önde gelen sanatçılar için hazırladığı remixleri dinlenme rekorları kıran BeeGee, En Iyi DJ ve Remixer ödüllerini kazanmıştır.

Türkiye’nin en iyi EDM ve Trance DJ’i olarak kabul edilen BeeGee, FG 93.7’de her Çarşamba ve Cumartesi akşamları yayınlanan “BeeGee Trance-Form” adlı radyo programının yanı sıra, müzikal vizyonu ve yılların deneyimiyle, yerel ve uluslar arası bir çok sahnede, dünyanın en başarılı DJ’leriyle birlikte performanslarına devam etmektedir.

Altan Balgır, profesyonel DJ’lik anlamındaki ilk adımını bu işin okulu olarak sayılabilecek FG 93.7 de attıktan sonra 2004 senesinde kendi radyo şovunu hazırlamaya başladı. İçinde her zaman Techno müzik tutkusu olmasına rağmen müziğin tek düzelik ile sınırlı kalamayacağına inanan ve bundan dolayı setlerinde Pre Disco'dan Nu Disco'ya House'tan Deep Tech ve Tech House'a kadar bir çok türe yer vermeyi ve geniş bir yelpazede sunduğu müziğini kompozisyon halinde dinlenilecek bir şekle getirebilmeyi başarmaktadır.

Geniş bir müzik bilgisine ve alt yapısına sahip olmasından dolayı Chill Out Festival, Electronica Festival ve Global Gathering gibi farklı konseptlerde ve Türkiye'nin önemli festival ve organizasyonlarında yurt içinden ve yurt dışından olmak üzere pek çok sanatçı ile aynı sahneyi alma şansını yakalamıştır.

Uzun bir süre İstanbul’un en popüler kulüplerinden Anjelique,Wan-na ve Reina’da resident DJ’lik yapan Ömür Sarı, şu an FG 93.7’de prodüksiyon ekibinde yer almakta ve haftalık radyo programına devam etmektedir.

Pek çok gece kulübünde müzik direktörlüğü, işletmecilik ve resident DJ’lik yapmış olan Orkun Bozdemir, FG 93.7 ve Lounge FM radyolarının etkinlik direktörü olarak sayısız uluslararası sanatçının, müzik severlerle buluşmasını da sağladı.

Aldığı işletme eğitimi, uzun yıllar grafik tasarımcısı ve dijital ajans yöneticisi olarak sürdürdüğü profesyonel kariyeri, dünyadaki müzik trendlerini en iyi şekilde takip etmesini sağlayan sektörel konumu, gerçekleştirdiği  festivaller, konserler ve partilerde olgunlaştırdığı bakış açısı ile Türkiye’deki alternatif müzik endüstrisinin önemli isimleri arasına girmiştir.

2013 yazında, Avrupa’nın en iyi plaj festivali ünvanı alan, Hırvatistan’da gerçekleştirilen The Garden Festival’da sahne alan ilk Türk DJ oldu. İstanbul’un en yoğun takvime sahip DJ’lerinden biri olarak verdiği çok sayıda festival ve sayısız kulüp performansıyla, Orkun Bozdemir 17 & 18 Temmuz’da Electronica Festival Çeşme 2015 sahnesinde!

2000 yılında prodüktörlük yaparak elektronik müzik sahnesinin dahi çocuklarından biri olan Alican, 2003’te başarılı DJ ve Prodüktör Murat Uncuoğlu ile tanışma şansını yakalıyor ve kendi müziğini geliştirme şansı buluyor. Murat Uncuoğlu ile birlikte kurdukları Teknikal Rotation adlı plak şirketleriyle MANDY, Richie Hawtin, Sasha ve Luciano gibi dünyanın önde gelen DJ'lerinin de dikkatini çeken Alican, Get Physical, Global Underground, Tenampa, Sagol ve Prisoner of Love gibi önde gelen plak şirketleri için prodüksiyonlarına devam ediyor. FG 93.7 Resident DJ’i de olan Alican’ın haftalık radyo şovunu Perşembe günleri dinleyebilirsiniz.

Bugüne kadar Mtv Dance Heat,World Dj Fund,Creamfields,Electronica Festival İstanbul,Global Gathering,Coca-cola Sound Wave Tour,Rock n Coke,Chill Out Festival,Formula 1 gibi Türkiye’de yapılmış en önemli organizasyonlarda ,Masters at Work,Frankie Knuckles,Carl Cox ,Sasha & Digved ,Joe Claussel,Kosheen,Benny Benassi gibi isimlerle aynı sahneyi paylaştı.

Tarz olarak setlerinde house ve türevlerini benimseyen ve özellikle farklı mix tekniğiyle dikkat çeken İlker Aksungar, 2004 yılından bu yana FG 93.7 ’de kendi programını hazırlamakta.

Müziğe karşı olan ilgisi Hip-Hop kültürüyle gelişen İlker Aksungar 2006 yılında Dazzle Community ‘i kurdu ve bu oluşuma bağlı olan Dazzle Records’da alternatif ve rap müzik çalışmalarını sürdürmekte.Rap müzik denildiğinde Türkiye’de ilk akla gelen Mtv müzik Ödülü sahibi sanatçı CEZA’nın DJ’liğini yapan İlker Aksungar, CEZA ile Türkiye ve yurtdışı konserlerinde performans gösterdi.İlker Aksungar 2009 yılında Red Bull Türkiye takımına katılarak ülke çapındaki tüm Red Bull eventlerinde performans sergiledi.

1987’de DJ’liğe başlayan Murat Uncuoğlu, liseyi tamamladıktan sonra, istanbul’a ilk CD ve plakları getiren CD LAND’de çalışmaya başladı. Böylelikle dans müziği ve trendleri yakından takip eden ve geniş bir koleksiyona sahip olan Uncuoğlu, özel partilerde DJ’lik tekliflerini kabul ederek kariyerine başladı. İlk başarısını, yılların en gözde mekanı Bodrum, Hadigari’de Resident DJ olarak elde ettikten sonra, bir çok platformda müzikal vizyonunu başarıyla yansıttı.

London Media Productions’da ses mühendisliği ve prodüksiyon eğitimi aldığı dönemlerde, uluslar arası prodüktörler Marshall Jefferson ve BAM BAM’ın ses mühendisi olarak çalışmaya başlamasıyla, Londra’nın yerel mekanlarında sahneye çıkması da çok geç olmadı.

1994 yılında İstanbul’a dönen Uncuoğlu, ilk olarak İstanbul’un ilk ve efsanevi underground klübü Club 2019’da Resident DJ olarak performans gösterdi. MiracleWorkz’u kurarak, Tarkan, Sertap Erener ve Levent Yüksel gibi Türkiye’nin önde gelen sanatçıları için remixler hazırladı.

Günümüzde de bir çok projede ismini sıkça duyduğumuz Murat Uncuoğlu, uluslar arası müzik sahnesinde de başarılarını sürdüyor.